Dolarda mucize beklemeyin!

Dolar/TL'deki çıkışın durması için Lira'nın cazip hale gelmesi gerektiğini sürekli vurguladık

Dolar/TL'deki çıkışın durması için Lira'nın cazip hale gelmesi gerektiğini sürekli vurguladık. Bu cazibe iki şekilde kazandırılabilirdi:

1 - Reformlar yaparak yüksek teknoloji içeren ürünlerin üretilmesi ve satılmasına bağlı olarak dolacak rezervlerin kuru düşürmesi, Lira'yı daha itibarlı hale getirebilirdi.

2 - Kısa vadede faiz artışı ile Lira'da dururken enflasyon karşısında ezilme önlenebilirdi.

Ancak Erdoğan faiz kelimesine o kadar karşı ki, tüm politikasını inanç hassasiyeti yüksek seçmenleri kazanmaya kurduğu için, faizlerin artışına izin vermedi. Ancak enflasyon yukarı giderken faizleri tutmak kuru patlattı. Kur patlayınca dışa bağlı sistem maliyet artışları neden ile durmaya başladı.

Bu noktaya kadar mutabık mıyız? Tamam devam edelim: Kur artışını önlemek için kısa vadede faiz artışı gerekli ise, faiz de enflasyona karşı bir koruma kalkanı veriyorsa, ama faiz artıramıyorsanız, o zaman enflasyona karşı dolaylı bir korumayı kur üzerinden vererek, faizi 'Nas'a uydurursunuz. Yani tam bir 'Hülle' durumu söz konusu.

Size işi kitabına uydurmayı anlatmak için bu yazıyı kaleme almadım. Bu işi kitabına uydururken ne gibi yan etkilerin çıkacağını göstermek istiyorum.

1 - Kur farkını kim ödeyecek? Hazine. Peki Hazine nereden para bulacak? Ya Merkez Bankası para basacak ya da gidecek borç olacak?

Şimdi size soruyorum o zaman tabela da kuru düşürmek için para basarak, enflasyon bedeli ödemek ya da borç alarak bu borcu yine halka ödetmek tam anlamıyla günü kurtarmak için düşünülmüş bir uyanıklık değil midir?

Zengin gayet güzel bir şekilde parasını kazanacak, kur artsın düşsün her zaman zengin kalacak. Ancak onun zengin kalması için ben fakirleşeceğim. Ve bunu bir başarı hikayesi olarak yiyeceğiz? Kusura bakmayın ama karnımız buna tok.

Biz bu projeyi 1970'li yıllarda da görmüştük. O zaman işçi dövizleri için Hazine kefaleti vardı ama kur arttıkça Hazine üzerindeki yük arttı ve sistem çöktü. O zaman ikinci kez yemeye gerek var mı bunu?

2 - Kur neden artıyor? Enflasyon var diye. Son zamanlardaki artış ise paniğe bağlı. Ancak enflasyonu çözmeden, -68 milyar dolar olan rezervi doldurmadan, 170 milyar dolar olan kısa vadeli borcu ödemeden kurun kalıcı olarak düşmesine hangi aklı evvel inanır?

Kurun geçici süre baskılanması ile kurun istikrar kazanması son derece farklı kavramlardır. Enflasyon sürdükçe kura talebi düşürmeniz imkansızdır. Netice itibari ile döviz talebinin en önemli kısmı firmalardan gelir. Bu firmaların 170 milyar dolar borcu varken kur düştüğünde bunu alım fırsatı olarak görüp alım yaptıklarını, bunun da kuru düşürmediğini bilmiyor muyuz?

3 - Kurdaki artış sadece Türk hane halkı kaynaklı değil. Yarın FED faiz artışlarına başladığında Hazine verdiği sözü tutmak için daha ağır yükler altına girecek. Piyasada gerçek kişilere verilen teminat kur %2 oynadığında 200 milyar dolarda 2 milyar dolar borç yapacak. O zaman kamu bu işin altından nasıl kalkacak.

Olan şu: AKP orman yanarken bir tas su döktü. Ama yangın sönmedi. Çoktan kırılmış ekonomi cam kırıkları gibi yerde dururken bu ormanı yakacak bir yansıma yine gelir bizi bulur.

Dolarda mucize beklemeyin, mucizeler masallarda olur. Gerçek hayatta eğitim, emek, plan ve strateji ile başarı sağlanır.

Haber Kategorisi
Özel Haber